İlgilendiği bir spor dalı olan, formunu
korumayı seven veya sporu profesyonel anlamda hayatına katan insanlar güçlü bir
kondisyon sağlamak için beslenmenin vazgeçilmez olduğunu bilirler. Spor ve
beslenme birbirini tamamlayan bir ikilidir. Spor yaparken ihtiyacınız olan
besin öğelerini yeteri kadar almadığınızda vücudunuza yarar sağlamaya
çalışırken zarar verebilirsiniz. Yeterli beslenmenin sağlanmaması durumunda
kronik yorgunluk, dehidratasyon ve üst solunum yolu enfeksiyonu gibi çeşitli
problemlerle karşılaşabilirsiniz.
Egzersiz sırasında enerjinin temel kaynağı
karbonhidratlardır. Yiyeceklerle alınan karbonhidratlar karaciğer ve kaslarda
glikojen olarak depolanır. Kaslarda 300- 400 g, karaciğerde 75- 100 g
glikojen bulunmaktadır. Bu glikojen depoları ne kadar fazlaysa sporcunun
performansı o kadar iyi olur. Bu nedenle kompleks karbonhidratlar dediğimiz tam
tahıllı ekmekler, makarna, bulgur gibi tahıl ürünleri mutlaka tüketilmelidir.
Yapılan çalışmalarda egzersiz sonrası karbonhidrat ve protein içerikli bir
öğünün kas glikojeninin yenilenmesini hızlandırdığı ve kas dokusundaki hasarın
toparlanmasına yardımcı olduğu belirlenmiştir.
Proteinlerin yeterli ve dengeli alınması
önemlidir. Egzersize yeni başlayan kişilerin ilk 3-4 hafta protein alımını
artırması kas fibrillerinin gelişimini artıracağından dolayı önerilmektedir.
Ancak çalışmalar sporcularda sürekli fazla miktarda protein alımının ekstra kas
gelişimini sağlamadığı göstermiştir. Kas gelişimi düzenli antrenman sayesinde
olacaktır. Protein kaynağı olarak light süt ve süt ürünleri, yağsız et, tavuk
ve balık tercih edilmelidir.
Diyetin yağ oranı % 20- 25 arasında
olmalıdır. Orta zincirli (MCT) yağ asitlerinin kullanımı önemlidir (örneğin;
hindistancevizi yağı). Çünkü bu yağ asitleri glikojen depolarının boşalmasını
geciktirir ve yorgunluk zamanını uzatır.
Spor esnasında kaybedilen sıvının yerine
konması önemlidir. Kişi idrar rengine bakarak vücudunda yeterli miktarda sıvı
olup olmadığını tayin edebilir. Koyu renkli idrar (vitamin kullanımı hariç)
sıvı alımının yetersiz olduğunu gösterir. Bu nedenle idrar açık renk olana
kadar sıvı tüketimi artırılmalıdır. Ayrıca çok kısa sürede ağırlık değişimleri
sıvı kaybını gösterir (örneğin; 1 günde 1- 1.5 kg ağırlık kaybı gibi). Kişi
spor öncesi ve sonrası tartılarak ne kadar ağırlık kaybı olduysa bunun 1.5 katı
sıvı alarak sıvı dengesini sağlayabilir.
Hangi aktivitede kaç kalori harcadığımıza gelecek
olursak;
(1 saatte olan tahmini enerji harcamaları, 68 kg
ağırlığındaki birey baz alınmıştır)
Orta seviye yürüyüş
(4.8 km/s)
|
239 kalori
|
Koşu (8 km/s)
|
545 kalori
|
Yüzme (orta seviye)
|
545 kalori
|
Bisiklete binme (20
km/s)
|
545 kalori
|
Orta seviye aerobik
|
341 kalori
|
Tenis
|
409 kalori
|
Tekerlekli paten
|
477 kalori
|
Futbol
|
477 kalori
|
Golf
|
307 kalori
|
Rüzgar sörfü
|
286 kalori
|
Sporcunun vücut komposizyonu, ağırlığı;
hızını, dayanıklılığını ve gücünü etkiler. Bu nedenle vücuttaki kas ve yağ
kitlelerinin oranları önemlidir. Erkek sporcularda yağ oranının %5, kadınlarda
ise %12 minimum değer olarak kabul edilir. Kilo kaybetmek isteyen sporcular; günlük enerji alımını
% 10-20 azaltılmalı, hafta 0.5-1 kg ağırlık kaybı hedeflenmelidir. Bir sonraki
yazımda yine spor ve beslenme ile ilgili merak edilen soruların cevaplarını
yazacağım. Enerjik, dinamik günler dilerim :)
Yorumlar
Yorum Gönder