Ana içeriğe atla

KAFEİN



     İnsanlar eski medeniyetlerden beri canlandırıcı ve uyandırıcı etkisinden dolayı kafein içeren besinleri tercih etmişlerdir. Kafein önemli fizyolojik etkileri bulunan bir bileşiktir. Gün içinde tükettiğimiz birçok içecekte kafein bulunuyor. Kahve ağaçları, kakao tohumları, çay bitkisi ve kola bitkisinin meyvesinde kafein bulunur. Günlük sağlıklı bir insanın 300 mg’dan fazla kafein alması önerilmemektedir. Bu miktar hamileler için 200 mg iner. Çocuklarda ise günlük tüketim miktarı 35-40 mg geçmemelidir. Günde 600- 750 mg arası kafein alımı “caffeinism” adı verilen duruma neden olur. Gelin “Kafein hangi besinlerde ne kadar bulunuyor, insan vücudu üzerine etkileri nelerdir?” buna bir göz atalım.

Kafeinli içeceklerin 100 ml ’ deki enerji ve kafein miktarları:
(Verilen miktarlar markaya göre çeşitlilik gösterebilir)

Besin
Kalori miktarı 
(enerji - kkal)
Kafein miktarı (mg)
Türk kahvesi
10
93
Cappucino (yağlı süt)
39
32
Espresso
21
166
Latte (yağlı süt)
48
32
White Chocolate Mocha 
(yağlı süt)
110
32
Filtre Kahve
<2
68
Kola
45
10
Siyah Çay
0
20
Enerji içeceği
45
15

     Yukarıda gördüğünüz gibi aslında çay ve kahvenin kalori değeri çok düşükken süt, karamel, çikolata gibi ürünlerle tatlandırılınca kalori değeri yükselmektedir.  Eğer diyet yapıyorsanız bu şekilde gereksiz enerji alımlarına dikkat ediniz.
Kafeinin İnsan Vücudu Üzerine Etkileri
  • ·        Metabolizmayı hızlandırır.
  • ·        Fazla alımı kalsiyum kaybına yol açabilir.
  • ·        Konsantrasyonu artırır, yorgunluğu azaltır.
  • ·        Mide asit salınımını artırdığı için ülser gibi mide problemleri olan kişilerde mide ekşimesine neden olabilir. Kafeinli içeceklerden çay içerdiği thearubigin maddesi sayesinde midede asitlik oluşumunu önleyerek mideyi rahatlatıcı etki yapar.
  • ·        Diüretiktir, idrar çıkışını artırır.
  • ·        Uykuya dalmayı zorlaştırır ve uyku süresini azaltabilir.
  • ·        Fazla tüketimi anksiyete ve gerginliğe sebep olabilir.
  • ·        Kan basıncını artırabilir, düzensiz kalp atışına veya kalp çarpıntısına neden  olabilir. 


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Böbrek Yetmezliğinde Beslenme

    Çevrenizde, ailenizde veya iş yerinizde böbrek yetmezliği problemleri yaşayan, diyalize giren tanıdıklarınız olabilir veya siz böbrek yetmezliği yaşıyor olabilirsiniz. . Birçok hastalıkta olduğu gibi böbrek yetmezliğinde de beslenme hastalığın seyrini yavaşlatan, yaşam kalitesini artıran bir unsurdur. Böbrek yetmezliğinde kanda sodyum, potasyum ve fosfor düzeyi çok önemlidir. Bu nedenle fosfor ve potasyumdan zengin besinlerin tüketimi sınırlandırılır. “Böbrek yetmezliği durumunda dört besin grubundan tüketebileceğimiz besinler ve uzak durmamız gereken besinler nelerdir?” gelin bir göz atalım.  Et Grubu       Et grubu besinler günlük protein ihtiyacımızı karşılar. Proteinler vücudumuzda kullanıldıktan sonra bazı atık maddeler oluşur.  Bu maddeler vücut için zararlıdır ve sağlıklı kişilerde böbrekler tarafından idrarla dışarıdan atılır. Böbrek yetersizliği varsa bu maddeler yeterince dışarı atılamaz ve kanda birikmeye başlar. Ayrıc...

Maraş’ın Özgün Değeri; Tarhana

     Tarhana karşı konulamaz lezzetiyle Maraş’ın geleneksel tatlarından bir tanesi. Her mevsim severek tükettiğimiz; katıklı aş, firik, çorba ve tarhana haliyle sofralarımızdan eksik olmayan bu besinin insan sağlığına faydaları saymakla bitmiyor.     Tarihçesine bakacak olursak; Maraş tarhanasına ait tarihi en güçlü verilerin, Yavuz Sultan Selim Han dönemine ait olduğu düşünülmektedir. Dulkadiroğlu beyliği zamanında Yavuz Sultan Selim Han, Mısır seferi sırasında çölü geçerken sıcaktan ve soğuktan etkilenmeyecek ve aynı zamanda çabuk bozulmayan bir gıda yapılmasını istemesi üzerine, Yavuz Sultan Selim Han’ın annesi Ayşe Hatun (Gülbahar Hatun)’un bilgileri doğrultusunda ortaya Kahramanmaraş tarhanasının çıkmış olabileceği belirtilmektedir.      Maraş tarhanasını diğer tarhana çeşitlerinden ayıran en önemli özelliklerden bir de, yapımı sırasında birçok aşamada tüketilebilir olmasıdır. İlk olarak henüz pişme aşamasında pişmiş d...

Hangi Yiyecekler Migren Ataklarını TETİKLER?

         Migren çoğunlukla ataklar halinde gelen şiddetli baş ağrılarına neden olan bir nörolojik hastalıktır.   Migren hormonlarının aktif olduğu genç yaşlardaki kadınlarda görülme sıklığı erkeklerin üç katına ulaşmaktadır.    Migren atakları kiminde yılda 1-2 defa, kiminde ise ay içerisinde defalarca görülebiliyor. Migren ağrılarının çoğu çok şiddetli seyrederek günlük yaşantımızı, iş hayatımızı ve sosyal hayatımızı olumsuz olarak etkiler.   Migren ağrılarını şiddetli baş ağrısı olmasının dışında diğer ağrılarından ayırt eden en önemli özellikle ise ağrı ile birlikte ortaya çıkan bulantı, ses ve ışığa duyarlılıktır. Migreni tetikleyen başlıca faktörler; diyet faktörleri, stres, hormonal değişiklikler, uyku düzeni, iklimsel değişiklikler ve kişisel bazı alışkanlıklardır.   Migren ataklarınıza neden olabilecek besinler aşağıda belirtilmiştir: ·          Depolama süresi uzun olan gıdalar, paketli gıda...