Ana içeriğe atla

ÇÖLYAK


    Çölyak hastalığı ince bağırsağın, GLUTEN adlı proteine karşı ömür boyu süren ve kronikleşen alerjisi, hassasiyetidir. Tükettiğimiz besinler ince bağırsakta bileşenlerine ayrıştırılarak kana karışır. Vücudumuzun yeterince gıda alabilmesi, ince bağırsakta çok sayıda bulunan ve villus çıkıntıları olarak adlandırılan kıvrımlar tarafından sağlanır. Çölyak hastaları gluten içeren besinleri tükettiklerinde villus çıkıntılarında tahribata neden olarak kıvrımlar azalıp küçülürler. Böylelikle barsak yüzölçümü giderek azalır ve gıdalar yeterince emilemez. Sonuçta besin yetersizliği ve hastalık belirtileri görülür. Tedavi sıkı bir glutensiz diyettir. Günlük 50 mg gluten alımı bile hasarın devam etmesine neden olur (ki 1 dilim buğday ekmeği 1.6 gram gluten içerir).
   Türkiye’ de tahmini çölyak hastası sayısı 700.000’dir. Diğer bir deyişle her sağlıklı 100 kişiden 1 çölyak hastasıdır.
     Anne sütü ile beslenme süresi, gluten içeren besinlere başlama yaşı ve yenilen glutenli besinlerin miktarı hastalığın hangi yaşta ve nasıl başlayacağını belirleyen faktörlerdir.  Anne sütünün uzun süre verilmeli ve ek gıdalara başlarken 4. ve 7. aylar arasında tahıllar verilmeye başlanmalıdır.
     Çölyak hastalığının belirtileri çocuklar ve yetişkinlerde farklılık göstermektedir. Çocuklarda özellikle karın ağrısı, karında şişlik, ishal, huzursuzluk, iştahsızlık, enfeksiyonlarda artış ve gelişme geriliği, kusma, kilo alamama ve boy uzamasında yavaşlama gibi tipik belirtilerle ortaya çıkabilir. Yetişkinlerde ise; karın bölgesinde öne doğru şişkinlik, yaşa göre kilo azlığı, kas zayıflığı, kansızlık, dışkıda anormallik, büyük tuvalet ihtiyacının artması,  ishal,  kusma, bezginlik, nedeni bilinmeyen karaciğer hastalıkları,  büyüme geriliği,   ağız içinde oluşan aftlar, iştahsızlık, gaz şikayetleri,  eklem ve kemik ağrıları, sinirlilik,   ciltte kaşıntılı döküntüler  görülebilir.
     Gıda intolerans testleri çölyak tanısı koymak için kullanılamaz. Gıda intoleransı ve gıda alerjisi gibi durumlar çölyaktan tamamen farklı tanımlardır. 
   Glutenden Nasıl Uzak Durabilirim?
     Çölyağın tedavisi glutensiz beslenmedir. Genel olarak diyetine sadık kalan bireyde semptomlar azalarak kaybolur. Glutensiz beslenme tedavisi ömür boyu sürdürülmelidir. Tedaviye cevapsızlığın en büyük nedeni diyette gluten kaçağıdır. 
   Çölyak hastalığı olan bir bireyin tüketmemesi gereken besinler aşağıda belirtilmiştir:
·         Buğday
·         Arpa
·         Çavdar
·         Yulaf
·         Buğday ürünü makarna, bulgur, irmik, şehriye, bisküvi
·         Malt kullanılan İçecekler (bira, votka, cin vb)
·         Sakız ve çikolatalar
·         ‘Gluten içerir’ ibaresi bulunan bütün paketli gıdalar.
Buğday ve diğer yasaklı gıdaların yerine tüketilebilecek besinler:
ü  Mısır, pirinç, patates
ü  Kuru fasulye unu, mercimek unu, nohut unu, kestane unu
ü  Glutensiz un ve ekmek çeşitleri
ü  Karabuğday (greçka), kinoa, amarant
     Kişinin diğer besin gruplarından (et, süt, meyve, sebze) sağlıklı ve dengeli bir şekilde tüketmesinde bir sakınca yoktur. Paketli gıdalar alınırken kesinlikle etiket okuma alışkanlığı kazanılması gerekir. Çölyak hastası olan bireyin yemeğinin hazırlanma ve sunum aşamalarında kesinlikle gluten içeren besinlerle teması bulunan kap kacak kullanılmamalı. 
  Çölyak ve glutensiz besinlerle ilgili detaylı bilgiye http://www.colyak.org.tr/   bu linkten ulaşabilirsiniz. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Böbrek Yetmezliğinde Beslenme

    Çevrenizde, ailenizde veya iş yerinizde böbrek yetmezliği problemleri yaşayan, diyalize giren tanıdıklarınız olabilir veya siz böbrek yetmezliği yaşıyor olabilirsiniz. . Birçok hastalıkta olduğu gibi böbrek yetmezliğinde de beslenme hastalığın seyrini yavaşlatan, yaşam kalitesini artıran bir unsurdur. Böbrek yetmezliğinde kanda sodyum, potasyum ve fosfor düzeyi çok önemlidir. Bu nedenle fosfor ve potasyumdan zengin besinlerin tüketimi sınırlandırılır. “Böbrek yetmezliği durumunda dört besin grubundan tüketebileceğimiz besinler ve uzak durmamız gereken besinler nelerdir?” gelin bir göz atalım.  Et Grubu       Et grubu besinler günlük protein ihtiyacımızı karşılar. Proteinler vücudumuzda kullanıldıktan sonra bazı atık maddeler oluşur.  Bu maddeler vücut için zararlıdır ve sağlıklı kişilerde böbrekler tarafından idrarla dışarıdan atılır. Böbrek yetersizliği varsa bu maddeler yeterince dışarı atılamaz ve kanda birikmeye başlar. Ayrıc...

Maraş’ın Özgün Değeri; Tarhana

     Tarhana karşı konulamaz lezzetiyle Maraş’ın geleneksel tatlarından bir tanesi. Her mevsim severek tükettiğimiz; katıklı aş, firik, çorba ve tarhana haliyle sofralarımızdan eksik olmayan bu besinin insan sağlığına faydaları saymakla bitmiyor.     Tarihçesine bakacak olursak; Maraş tarhanasına ait tarihi en güçlü verilerin, Yavuz Sultan Selim Han dönemine ait olduğu düşünülmektedir. Dulkadiroğlu beyliği zamanında Yavuz Sultan Selim Han, Mısır seferi sırasında çölü geçerken sıcaktan ve soğuktan etkilenmeyecek ve aynı zamanda çabuk bozulmayan bir gıda yapılmasını istemesi üzerine, Yavuz Sultan Selim Han’ın annesi Ayşe Hatun (Gülbahar Hatun)’un bilgileri doğrultusunda ortaya Kahramanmaraş tarhanasının çıkmış olabileceği belirtilmektedir.      Maraş tarhanasını diğer tarhana çeşitlerinden ayıran en önemli özelliklerden bir de, yapımı sırasında birçok aşamada tüketilebilir olmasıdır. İlk olarak henüz pişme aşamasında pişmiş d...

Hangi Yiyecekler Migren Ataklarını TETİKLER?

         Migren çoğunlukla ataklar halinde gelen şiddetli baş ağrılarına neden olan bir nörolojik hastalıktır.   Migren hormonlarının aktif olduğu genç yaşlardaki kadınlarda görülme sıklığı erkeklerin üç katına ulaşmaktadır.    Migren atakları kiminde yılda 1-2 defa, kiminde ise ay içerisinde defalarca görülebiliyor. Migren ağrılarının çoğu çok şiddetli seyrederek günlük yaşantımızı, iş hayatımızı ve sosyal hayatımızı olumsuz olarak etkiler.   Migren ağrılarını şiddetli baş ağrısı olmasının dışında diğer ağrılarından ayırt eden en önemli özellikle ise ağrı ile birlikte ortaya çıkan bulantı, ses ve ışığa duyarlılıktır. Migreni tetikleyen başlıca faktörler; diyet faktörleri, stres, hormonal değişiklikler, uyku düzeni, iklimsel değişiklikler ve kişisel bazı alışkanlıklardır.   Migren ataklarınıza neden olabilecek besinler aşağıda belirtilmiştir: ·          Depolama süresi uzun olan gıdalar, paketli gıda...